7 Şubat 2017

Destekleme ve yetiştirme kurslarında keyfiyet

ile Maksut Balmuk
Destekleme ve Yetiştirme kursları ile ilgili olarak bir çok sorun sözkonusu. Bize ulaşan öncelikli sorun bazı derslerden kurs açılmaması.

 

BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ALANINDA KURS AÇILAMIYOR

Sınavlarda ilgili olmayan hatta seçmeli olan derslerden kurs açılmasına bakanlık izin verirken günümüzün en önemli alanı olan bilişim teknolojilerinde kısıtlamalara gitmesi anlamsız. Kurslar öğrenci talep ederse açıldığına göre talep olan her alanda kurs açılması gerekir. Buna Bilişim Teknolojileri ya da Teknoloji Tasarım dahil.

İLÇE MÜDÜRLERİ SORUN YARATIYOR

Yetiştirme ve Destekleme kurslarındaki diğer sorun ise sorun yaratan ilçe müdürleri.

Örneğin Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü mevzuata aykırı bir şekilde Sınıf Öğretmenlerinin kursunu kapatıyor. Başka ilçelerde var ama bir örnekle yetinelim.

Okul müdürlerine talimat verilmiş Sınıf Öğretmenlerine kurs açtırmayın bakanlıktan talimat var diye.

Talimatı soran öğretmenlere talimatı gösteren yok. Zaten öyle bir talimat yok.

Peki bu öğretmenlerin yerine kim görev yapacak?

Cevap: Ücretli ogretmen. Yani kadrolu öğretmenden alınan kurslar ücretli öğretmene verilecek.

Sınıf Öğretmenleri hangi kurslara giriyor?

Yönetmelikte düzenleme olduğu ve yetersizliği tespit edilen öğrencilere kurs açılması gerektiği halde bakanlık ilkokul öğrencilerine kurs açtırmıyor.

Sınıf Öğretmenleri; özellikle Esenler gibi az gelişmiş bölgelerde kurs açacak yeterli branş öğretmeni olmaması halinde kendilerini yetkin gördükleri alanlarda kurs açabiliyorlar.

Yani zaten zorunluluk halinde görev yapan sınıf öğretmenlerine sistem açık olduğu, mevzuatta engel olmadığı halde ilçe müdürleri sorun yaratıyor.

KURSLARA KATILAN ÖĞRENCİ SAYISININ FAZLALIĞIYLA ÖVÜNMEK DOĞRU DEĞİL

Ülke genelinde açılan kurslarla ilgili bir çok sorun olduğu gerçek.

Bence en önemli sorun; kurslara katılan öğrenci sayısının fazla olmasıyla övünmek. Sınavlara hazırlamak için (özellikle mezun öğrenciler için) açılan kurslarda sayı övünç kaynağı olabilir, özel kurs yerine ücretsiz devlet kursuna güven açısından. Fakat okula devam eden öğrenciler için açılan kurslarda sayının, talebin fazlalığı övünç kaynağı olamaz, olmamalı. Çünkü bu kursların anlamı haftanın 5 günü 35 saatte öğretemiyoruz verimli olamıyoruz bu nedenle hafta sonu ya da okul çıkışı kurs açıyoruz demektir. Bu kabul edilebilir bir durum değildir.

Hafta içi sınıf mevcudu kalabalık, bu nedenle verim düşüyor gerekçeleri varsa işte bakanlığın odaklanması gereken nokta burası. Ders derste öğrenilir. Öğrencinin hayatı sadece dersten ibaret değildir, sosyalleşmesi için çaba sarfedilmeli anlayışı hakim olmalı ve buna göre adımlar atılmalıdır.

Bu tür kurslar ihtiyaç halinde açılması gereken kurslar haline dönüşmeli ve eksiği olan öğrencilerin diğer öğrencilerle aynı düzeye getirilmesi amaçlanmalıdır. Tabii ki okul içi eğitim tam sağlanarak.

Bu başka bir tartışma konusu fakat bakanlığın acil olarak; kurs açılacak dersler ve ilçe müdürlerinin keyfi olarak sınıf öğretmenlerine kurs açtırmama uygulamasına el atması gerekir.

Maksut Balmuk

http://www.memurlar.net/haber/644460/?utm_source=headlines